O. Henry geç yaşta keşfettiğim için üzüldüğüm bir yazar. Aslında bu üzüntünün temel sebebi, neşeli ve eğlenceli öyküleri ile O. Henry’nin biraz daha genç yaşlarda okunması gerektiğini düşünmem. Ortalamanın üzerinde biraz derin romanlar veya ağır kitaplar okuduysanız O. Henry’nin öyküleri ileri yaşlarda biraz hafif kalıyor. Ancak bu durum dönüp dönüp bu öyküleri okumanıza da engel olmuyor. Özellikle dinlenme veya uyku öncesinde kafayı yormayan tarzı ile ikide bir dudaklarınızda tebessüme sebep olan ve bazı yerlerde boğazınıza bir düğüm atmayı da ihmal etmeyen bir yazar O. Henry.
Piyasada O. Henry’nin yeni baskı kitapları pek yok. Öyküleri ile ilk karşılaştığım kitabın hemen ardından kitapseverlerin cenneti Nadir Kitap üzerinden hemen birkaç kitabını daha edindim ve kargo gelir gelmez keyifle bu kitapları okudum. İlerleyen incelemelerde diğer kitaplar da blog’da yerini alacak.
O. Henry’nin oldukça ince bir kitabı olan Seçme Öyküler’de sadece 13 öykü var:
- Armağan
- Soapy’nin Cenneti
- Turfanda İlkbahar
- Yeşil Kapı
- Yirmi Yıl Sonra
- Mobilyalı Oda
- Pimenta Gözlemleri
- Son Yaprak
- Kentin Sesi
- Araba Beklerken
- Hırsızlığa Veda
- Kızıl Reis’i Nasıl Kaçırdık?
- Düşmanı Dost Eden İllet
Sayı olarak belki az görünebilir ancak bu öykülerin her biri O. Henry’nin üslup ve tarzının seçilmiş birer göstergesi gibi. İki aşığın birbirlerine hediye almak için en değerli şeylerini feda ettikleri “Armağan”; bir sokak serserisinin soğuk kış aylarını hapiste geçirmek için yaptıklarının anlatıldığı “Soapy’nin Cenneti”; iki eski arkadaşın yıllar sonra karşılaşmaları ve hayatın onları sürüklediği dramı anlatan “Yirmi yıl Sonra”; yine iki aşığın hayatlarındaki dolaylı kesişimi buruk biçimde ortaya koyan “Mobilyalı Oda”; hemen her O. Henry öykü derleme kitabında karşınıza çıkma ihtimali büyük bir klasik olan “Son Yaprak”; bir insanın nasıl değişebileceğini ve bu insanlara gerektiğinde vefalı davranmanın önemini gösteren “Hırsızlığa Veda” ve yazarın mizah yeteneğini en iyi gösteren eserlerinden “Kızıl Reis’i Nasıl Kaçırdık”.
O. Henry okuyucuyu hiç yormayan, daha ilk satırda okuyucuyu avucunun içine alan bir hikayeci. Yazarın, öykülerini okudukça daha da ilgi çekici hale gelen hayat hikayesini sonraki kitap incelemelerinde ele alacağım.
O. Henry, hiçbir kitabını okuduğunuza pişman olmayacağınız ve kütüphanenizde bir kitabı karşınıza çıktığında sayfaları karıştırıp bakarken biraz sonra tekrar kendinizi o birbirinden güzel hikayeleri tekrar okur halde bulacağınız bir yazar.
Bu seride “Seçme Öyküler-2” isimli bir kitap daha olduğunu not olarak ekleyelim.
Kitap Bilgileri:
Yazar: O. Henry
Çeviren: Mehmet Harmancı
Sayfa Sayısı: 104
Boyut: 13,5 x 19,5 cm
Yayınevi: Epsilon Yayınevi
Hiç yorum yok